Reklam Kurulu (“Kurul”) tarafından hazırlanan Reklam Kurulu 2024 Yılı Raporu (“Rapor”) 6 Şubat 2025 tarihinde 2024 yayımlanmıştır. Rapor’da, 2024 yılı boyunca Kurul tarafından alınan önemli kararlar, yürütülen denetim faaliyetleri ve sektöre yönelik değerlendirmeler derlenerek kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Rapor’da yer alan “Reklam Kurulu Kararlarında Öne Çıkan Başlıklar” isimli bölümünde Kurul faaliyetlerine yönelik inceleme; greenwashing ve çevresel beyanlar, karanlık ticari tasarımlar, manipülatif sonuçlar, onaysız üyelikler, transfer edilen kişisel veriler, gerçek dışı yorumlar, sahte puanlamalar, gölge fiyatlar, aldatan indirimler ve yasaklı reklamlar gibi başlıklar altında sunulmuştur.

A- Greenwashing ve İspatlanamayan Çevresel Beyanlar 

Avrupa Birliği nezdinde yapılan çalışmalar, bir mal veya hizmetin çevreye olumlu etkisi olduğu veya rakiplerine kıyasla daha az zarar verdiği izlenimini oluşturan ticari iletişimlerin, tüketicileri yanıltma riski taşıdığını ortaya koymuştur. Zira, ülkemizde aldatıcı çevresel beyanlar, 2024 yılı içinde Kurul gündeminde kendine önemli bir yer bulmuştur.2024 yılında Kurul tarafından incelenen çevresel beyan içeren reklamlarda, tüketicileri yanıltabilecek ifadeler ve eksik bilgilendirmeler tespit edilmiştir. 

Örneğin, hazır giyim sektöründe bir markanın “Dünya’ya sözümüz var” ve “2024’te tüm ambalajlarımızı %100 sürdürülebilir yapmaya sözümüz var” gibi iddialarda bulunduğu, ancak bu beyanların hangi ürün veya ürün grubuna yönelik olduğu konusunda herhangi bir açıklama yapılmadığı görülmüştür. Benzer şekilde, “Sıfır atık sıfır emisyon” hedefiyle ilgili olarak akredite bir kuruluş tarafından doğrulanmış herhangi bir bilimsel rapor sunulmadığı belirlenmiş ve reklam veren hakkında idari yaptırım uygulanmıştır. Gıda, giyim ve dayanıklı tüketim sektörlerindeki reklamlar da “doğa dostu”, “iklim dostu” gibi belirsiz ve ispatlanamayan çevresel iddialar içerdiği gerekçesiyle yaptırıma tabi tutulmuştur. Teknoloji sektöründe incelenen bir reklama ilişkin olarak, "Sürdürülebilirlik Sertifikası" adı altında sunulan belgenin yetkili kuruluşlar tarafından doğrulanmadığı, çevresel beyanların bilimsel dayanağının açıklanmadığı ve tüketicilerin yanıltılabileceği değerlendirilmiştir. Aynı şekilde, bazı reklamlarda karbon ayak izi azaltımı veya doğa dostu üretim süreçlerine dair somut kanıt sunulmadığı, belirsiz veya abartılı ifadelerin kullanıldığı tespit edilmiştir.

B- Karanlık (Ticari) Tasarımlar, Manipülatif Sonuçlar 

Karanlık (Ticari) Tasarımlar” anılan uygulamalar, tüketicilerin otonom karar mekanizmalarına müdahil olarak onları aldatan ve manipüle eden yapıdadır. Bu uygulamalar Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’nde 2022 yılında belirlenen içerikle “haksız ticari uygulama” olarak nitelendirilmiştir. 

Bakanlık tarafından başlatılan resen incelemeler sonucunda belirli abonelik hizmetlerine ilişkin uygulamaların aldatıcı ve yanıltıcı olduğu tespit edilmiştir. Bunlar arasında, bazı abonelik paketlerinin önceden seçili sunulması, üyelik sözleşmelerini kabul etmeye yönlendiren tasarımlar, kullanıcıları daha pahalı paketleri seçmeye teşvik eden ara yüz müdahaleleri, popülerlik iddialarının şeffaf kriterlere dayanmaması ve ücretsiz deneme sürecinde ödeme bilgilerinin alınarak otomatik yenilenen aboneliklerin başlatılması gibi manipülatif uygulamalar yer almaktadır. Bu uygulamaların tüketicilerin karar alma süreçlerini olumsuz etkilediği değerlendirilmiş ve ilgili firmalar hakkında idari yaptırım uygulanmasına karar verilmiştir.

Ayrıca, tüketicilere sözleşme güncellemeleri veya abonelik teklifleri konusunda açık bir "Reddetme" seçeneği sunulmaması, bazı seçeneklerin daha belirgin hale getirilerek yönlendirme yapılması ve üyelik iptal sürecinin zorlaştırılması gibi uygulamalar da haksız ticari uygulamalar kapsamında değerlendirilmiştir. Kurul, tüketicilerin tamamen kendi iradeleriyle karar verebilmelerini sağlamak amacıyla, teklif kabul etme ve reddetme seçeneklerinin eşit şartlarda sunulması gerektiğini vurgulamış ve manipülatif tasarımlara karşı sektörel incelemelerin süreceğini belirtmiştir.

C- Onaysız Üyelikler, Transfer Edilen Kişisel Veriler 

Dijital Tüketicinin Korunması Projesi kapsamında hazırlanan araştırma raporu, tüketicilerin yarısının kişisel verilerini paylaşma konusunda endişeli olduğunu, ancak internet alışverişlerinde on tüketiciden yedisinin “üye olma” ve “elektronik ileti onayı” şartlarını kabul ettiğini ortaya koymuştur. Bu bulgular doğrultusunda, Kurul, tüketicilere üyelik zorunluluğu getiren e-ticaret sitelerini inceleyerek, gerekli olandan fazla kişisel veri talep edilip edilmediğini, üyelik iptalinin zorlaştırılıp zorlaştırılmadığını ve tüketicilerin

verilerinin pazarlama amacıyla üçüncü kişilerle paylaşılıp paylaşılmadığını değerlendirmiştir. İncelemelerde, bazı e-ticaret platformlarının, tüketicileri satın alma işlemi gerçekleştirebilmek için üyeliğe zorunlu tutarak, kişisel verilerini profilleme ve reklam amaçlı paylaşmaya dolaylı olarak mecbur bıraktığı tespit edilmiştir. 

Ç- Gerçek Dışı Yorumlar, Sahte Yıldız ve Puanlar

Dijital Tüketicinin Korunması Projesi kapsamında hazırlanan araştırma raporu, tüketicilerin satın alma kararlarında yorumlar ve puanlamaların önemli bir faktör olduğunu ortaya koymuştur. Bu doğrultuda, tüketici değerlendirmelerinin yalnızca ürünü veya hizmeti satın almış kişiler tarafından yapılmasının güvenilirliği artırdığı vurgulanmıştır. Ancak, incelemelerde yapay zekâ tarafından oluşturulmuş sahte yorumlar, gerçek deneyime sahip olmayan kişilerce yaptırılan değerlendirmeler ve tüketici yorumu satın alma gibi aldatıcı uygulamalar tespit edilmiştir. Örneğin, bir internet sitesinde otel hizmetlerine ilişkin tüketici yorumlarının, aynı tüzel kişiye ait farklı bir internet sitesi üzerinden alınıp yayımlandığı, tüketicilerin hizmeti satın almadan değerlendirme yapabildiği görülmüştür. Ayrıca, bazı platformlarda tüketici yorumlarının sıralanma kriterlerine dair şeffaf bilgi verilmediği ve bu uygulamaların haksız ticari uygulama teşkil ettiği değerlendirilerek idari yaptırım kararı alınmıştır.

D- Gölge Fiyatlar, Aldatan İndirimler 

2024 yılında Kurul toplantılarının en fazla gündem maddesini indirimli satış reklamları oluşturmuştur. Çevrimiçi alışveriş kanallarının yaygınlaşmasıyla birlikte, indirim kampanyalarının sıklaştığı ve tüketici mağduriyetlerinin arttığı gözlemlenmiştir. Bu kapsamda, tüketicileri yanıltan ve gerçekte olduğundan daha fazla indirim yapıldığı algısı oluşturan kampanyalar incelenmiş, özellikle uzun süreli indirim kampanyalarının sürekli bir indirim algısı yaratması sebebiyle tüketiciler nezdinde belirsizlik oluşturduğu değerlendirilmiştir. Örneğin, altı ay boyunca devam eden “sezon indirimi” kampanyalarının tüketiciye yanıltıcı bilgi sunduğu belirlenmiş ve bu tür reklamların durdurulmasına karar verilmiştir. Kurul, sahte indirim algısı oluşturarak tüketici iradesini manipüle eden, yüksek gösterilen fiyatlar üzerinden yanıltıcı indirimler sunan ve haksız rekabete neden olan uygulamaları önlemeyi, ekonomik kaynakların verimli kullanılmasını sağlamayı ve adil piyasa şartlarını korumayı amaçlamaktadır.

E- Yasaklı Reklamlar

Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği uyarınca, falcı, medyum, astrolog gibi hizmetlerin yanı sıra yasa dışı bahis ve kumar reklamlarının yasak olduğu hüküm altına alınmış olmasına rağmen, 2024 yılında bu hükme aykırı hareket eden birçok reklam veren ve mecra kuruluşu hakkında idari yaptırım kararı alınmıştır. Kurul özellikle, yasadışı veya kınanacak davranışları teşvik eden, dini inançları istismar eden ve tüketicilerin korkularını sömüren reklamları inceleme altına almış ve ticari iletişimlerde bu unvanları kullanan kişiler hakkında yaptırım uygulamıştır.

Öte yandan, tütün ve alkollü içkilere yönelik reklamlar da 2024 yılı boyunca Kurul gündeminde önemli bir yer tutmuştur. Tütün ve alkol reklamlarında en yaygın ihlallerden biri örtülü reklam yoluyla pazarlama stratejileri uygulanmasıdır. Ürün görselleri veya marka isimleri açıkça kullanılmadan, ancak logo, slogan ve benzeri unsurlar aracılığıyla tüketicilerin yönlendirildiği tespit edilmiştir. 

2024 yılı boyunca Kurul, tüketicileri yanıltıcı ve aldatıcı ticari uygulamalara karşı koruma amacıyla kapsamlı incelemeler gerçekleştirmiş ve çeşitli sektörlerdeki reklam ve pazarlama faaliyetlerini titizlikle denetlemiştir. Greenwashing, karanlık ticari tasarımlar, manipülatif üyelik modelleri, sahte yorumlar, yanıltıcı indirimler ve yasaklı reklamlar gibi alanlarda tespit edilen ihlaller, tüketicilerin bilinçli karar alma süreçlerini sekteye uğratırken, piyasa dengesini de bozma potansiyeline sahiptir. Reklam Kurulu, özellikle dijital platformlarda tüketici haklarının korunmasına yönelik denetimlerini artırarak, adil rekabet ortamının sağlanmasını ve ekonomik kaynakların verimli kullanılmasını hedeflemiştir. Önümüzdeki dönemde de tüketicilerin bilgiye dayalı karar alma süreçlerinin desteklenmesi, şeffaf ve dürüst reklamcılık uygulamalarının teşvik edilmesi adına Kurul’un denetim faaliyetlerine kararlılıkla devam edeceği öngörülmektedir.